Sakız Adası Osmanlı eserleri bakımından oldukça zengindir. Ada, uzun bir süre Osmanlı egemenliğinde varlığını devam ettirmiş olup, bu dönem dahilinde adaya pek çok yapı inşa edilmiştir. Ege Denizi’nde üstünlük sağlamak isteyen pek çok devlet gibi Osmanlılar için de Sakız Adası oldukça önemli bir mevki sayılmaktaydı. Bu nedenle ele geçirildiği günden sonra adada Osmanlı izlerine rastlamak mümkün olabilmiştir. Bir süre yalnızca Sakız üretimi için ayrıcalık tanınan adaya Türkler çok sonraları yerleşebilmiştir. Türklerin yerleşimi ancak 17. yüzyılda mümkün olabilmiştir.
Melek Paşa Çeşmesi
Sakız Adası Osmanlı eserleri arasında en dikkat çeken Melek Paşa Çeşmesi’dir. Bu çeşme Mermer Çeşme ya da Yeni Çeşme olarak da anılmaktadır. Sakız adalı Melek Paşa tarafından 1768’de yaptırılan bu çeşme, ada merkezinde yer almaktadır. Çeşmeyi yaptıran Melek Paşa, Sakız Adası’nda yaşayanlar tarafından sevilen bir kişidir. Çeşmede yer alan yazıtta, çeşmeyi bu bölge halkının harı için yaptırdığına yönelik bir ibare yer almaktadır. Çeşme öyle ünlüdür ki, Büyük İskender’in çeşme suyundan içince dirileceğine inanılır. Kuyusunda tatlı su alsın diye şeker atılmış olduğu da rivayetlerden bir başkasıdır. Etrafına yeni inşa edilen yapılar bile çeşmenin güzelliğini gölgeleyememektedir.
Osmaniye Camii
Osmanlı’nın egemenlik altına aldığı her yerde cami yaptırdığı bilinmektedir. Osmaniye Cami de Sakız Adası Osmanlı eserleri arasında önemli bir yere sahiptir. 1892 yılında yapıldığına dair kapısında bir kitabe bulunan cami, Arkeoloji Kurumu’nca restore edilmiş olup, günümüzde halen müze olarak kullanımdadır. 1843 yılında yaptırılan Mecidiye Cami de Osmanlı eserlerinden bir tanesidir. Bu eser, rivayete göre Sultan Abdülmecit’in adaya gelip de, namaz kılacak bir yer bulamaması sonucu inşa ettirilmiştir. O dönmede kiliselerin camiye çevrildiği düşünüldüğünde, bu uygulama yerine yeni bir cami inşa edilmesi hayli ilginç bir detay olarak ifade edilebilir. Bu cami 1912 yılı ve sonrasında Arkeoloji Kurumu tarafından restore edilerek Arkeoloji Müzesi olarak kullanılmaya başlanmıştır.
Türk Mezarlığı
Sakız Adası tatilinizde gördüğünüzde ilginizi çekecek Osmanlı eserlerinden biri de bölgede yer alan Türk Mezarlığıdır. Buradaki mezarlık, 1822 yılı ve 1890 yılları arasında ölen Türkler için yaptırılmış olup, Türk Barok tarzını en iyi şekilde yansıtan mezar taşlarına sahiptir. Her biri ayrı ve büyüleyici güzelliğe sahip olan mezar taşları, Osmanlı süsleme zarafetini bir kez daha gözler önüne sermektedir.
Bunlar dışında hamamlar, çeşmeler de Osmanlı mimarisinin Sakız Adası’ndaki izlerini görmek bakımından son derece önemlidir. Yurt dışı turları ile Sakız Adası’na geldiğinizde bu yapıtları ve daha fazlasını görebilir, hayatınızda geçirdiğiniz en güzel tur tatilini Sakız Adası’nda yaşayabilirsiniz.
Damla sakızı, sakız ağacında (Pistacia Lentiscus) yetişen bir bitkidir. Genel olarak Ege Denizi kıyılarında bu bitkiye rastlanmaktadır. Kanarya Adaları, Akdeniz kıyıları gibi ılıman iklim kuşağının doğal bitkilerinden bir tanesidir. Damla sakızı ya da diğer adı ile Mastik, sadece Çeşme bölgesi ve Sakız Adası’nda ortaya çıkmaktadır. Adanın baharda açan çiçekleri ile hoş bir kokuya bürünmesine neden olan bu ağaçlar, yöre halkı ve gelen ziyaretçiler tarafından çok sevilmektedir.
İki farklı cinsiyette sakız ağacı olduğu bilinse de, damla sakızı üretimi yalnızca erkek ağaçlarda oluşmaktadır. Damla sakızı kullanım alanları ve eşsiz aroması ile tarihin her döneminde ayrı bir öneme haiz olmuştur. Hem leziz hem faydalı olan bu bitki, Ortaçağ’da da oldukça önemli bir yere sahip olmuştur. Ada halkı bu üretim sayesinde çeşitli devletlerden imtiyazlar kazanmış ve ticari yönde zenginleşmiştir. Bugün halen bu adada yetiştirilmesine devam edilen damla sakızı, Ortaçağ’daki kadar olmasa da halen önemli bir besindir.
Damla Sakızı’nın Kısa Tarihi
Hem Türk hem de Yunan mutfağında günümüzde kendine yer edinen damla sakızı, dünya çapında M. S. 10. yüzyılda tanınır hale gelmiştir. Bu tarihte Avrupalılar adaya ayak basar ve 14. yüzyılda da Cenovalılar tarafından sakız üretimi kontrol altına alınır. 16. yüzyıl itibariyle Osmanlılar adaya hakim olur ve damla sakızı sarayda yoğun olarak kullanılmaya, sevilmeye başlanır. Rivayete göre bir kese altın ile bir kilo damla sakızı eşdeğerdir. Sakız yetiştiriciliği yapan bu ada, pek çok imtiyaz ile işlerini ve ticaretini bu dönemde geliştirme imanı bulacak ve dört bir yana yayılacaktır.
Günümüzde de halen kullanımı sürdürülmekte olan damla sakızı, gerçekten de eşsiz bir tat, bulunmaz bir güzelliktir. Gerek sakız hali gerekse sakız özü, pk çok besinde tercih edilmekte ve son derece de beğenilmektedir.
Agios Isodoros Efsanesi
Damla sakızı için anlatılan, oldukça üzücü bir hikaye bulunmaktadır. bu hikaye daha çok Sakız Adası’ndaki yerel halk tarafından dile getirilmektedir. Rivayete göre Homeros’un sakız ağaçları gölgesinde destanları kaleme aldığı ifade edilmektedir. Yalnızca bu bile, bu ağaçlara başka bir gözle bakmaya neden olabilir.
Yine bir rivayete göre aziz Agios Isodoros, sakız ağaçları altında düşmanlar tarafından öldürülmüştür. Onun ağladığını gören sakız ağacının da ağlamaya başladığı söylenir. Bugün pek çok alanda kullanılan damla sakızı özünün büyülü olduğuna inanılmaktadır.
Damla Sakızı’nın Yararları Nelerdir?
Damla sakızının faydaları saymakla bitecek gibi değildir. Mutfaklarımızda kullanmayı tercih ettiğimiz sakız, esasında sağlık açısından da son derece şifalı bir bitkidir. Bilinen en önemli yararlarından bir tanesi dişlerde doğal beyazlama sağlamasıdır. Aynı zamanda midede meydana gelen rahatsızlıklarda da son derece etkilidir. Mideyi ve sindirim sistemini güçlendiren sakız, aynı zamanda hazmetme işleminde de yardımcıdır. Buna ek olarak kısırlık için de tedaviye yardımcı olarak kullanıldığı bilinmektedir.
Göğüs bölgesi rahatsızlıkları için de sıklıkla başvurulan damla sakızı, aynı zamanda da antiseptik özellik taşımaktadır. Doğal damla sakızı çiğnemek çene kaslarının güçlenmesine de yardımcı olmaktadır. Yapı olarak sert olan damla sakızını suya bıraktığınızda kendini yeniler ve bir dahaki kullanım için hazır hale gelir.
Damla Sakızı Nerede Kullanılır?
Eski Yunan mutfağında ve günümüz Türk mutfağında muhteşem aroması dolayısıyla tercih edilen besinlerden biri olan damla sakızı, muhallebi içerisinde çok leziz bir hal almaktadır. Aynı zamanda bir kültürel öğe haline gelen Türk kahvesi de damla sakızlı çok lezzetli olmaktadır. Buna ek olarak dondurmalara da aroması eklenebilmektedir. Besinlerin içinde sık sık kullanılan damla sakızı faydaları yönünden memnun edicidir.
SAKIZ ADASI YEREL ÜRÜNLER
Sakız Adası yerel ürünler konusunda eşine pek rastlanamayacak bir zenginliğe sahiptir. Dünyada damla sakızının tek üretim bölgesi olması ve damla sakızı ile üretilen ürün çeşitliliği bu zenginliğin en büyük nedeni olmaktadır. Bunun yanı sıra yine başka bir yerde bulamayacağınız çok özel, kendine özgü ürünler adada üretilmektedir. Bunlar sırasıyla;
DAMLA SAKIZI
Damla sakızı ile ilgili detaylı bilgi.
Damla sakızı ürünleri;
KOZMETİK
Damla sakızı yağı bin yıllardır kadınların güzellikte kullandığı doğal bir ürün. Cilde faydaları saymakla bitmeyecek bu mucizevi ürün her çağda kadınların vazgeçilmezi olmuştur. Günümüzde kozmetik sanayinin gelişmesi ile diş macunundan şampuana, masaj yağından bakım kremlerine kadar geniş bir yelpazede kullanılmaktadır.
1875 yılından günümüze kadar SODİS Laboratuvarı, üniversiteler ve Fransız laboratuarlarıyla işbirliği halinde damla sakızlı kozmetik ürünlerinde mucizeler yaratmıştır. Sakız Adası’nda ki MASTIC SPA mağazasından bu özel ürünlere ulaşabilirsiniz.
GIDA
Sakız Reçeli (İpovrihio)
Her ne kadar Türkçeye Sakız reçeli olarak çevrilmiş olsada bildiğimiz kahvaltılık reçel ile pek alakası olmayan macun kıvamında bir tatlı. Orjinal ismi denizaltı anlamına gelen İpovrihio. Bu ismi almasının sebebi kullanım şekli. Bir tatlı kaşığı ile alınan macun kıvamındaki ürün bir bardak içme suyunun içine koyularak kahvenin yanında ikram edilir.
Damla Sakızlı Yunan kahvesi
Kahvenin Türk mü Yunan mı olduğu her ne kadar ayrı bir tartışma konusu olsada Damla sakızlı Yunan kahvesini tatmadan adadan ayrılmamanız gerekmekte.
Damla Sakızlı likör
Damla sakızının hazmettirici özelliği bilim adamları tarafından kanıtlanmış bir bulgudur. Yemekten sonra içilecek küçük bir bardak damla sakızlı likörün de sindirime faydası kesinlikle görülecektir.
Bunlar dışında bir çok gıda ürünlerinde de damla sakızı kullanılmaktadır.
SAKIZ ADASI TAVERNA – RESTORAN
Sakız Adası’nda Yunan mutfağının en leziz yemek ve mezelerini sunan onlarca taverna bulunmaktadır. Taverna denince bizim aklımıza sirtaki yapılan, tabak kırılan Greek Night geceleri gelmektedir. Fakat Yunanca’da taverna Yunan mutfağından yemek ve mezeler sunan küçük restorantlara verilen genel bir isimdir. Bizdeki karşılığı lokanta.
Sizler için Sakız Adası’nın en popüler, en lezzetli tavernalarını bir başlık altında topladık.
ROUSSİKO
Agia Ermioni tel:+30 22710 33352
Sakız Adası şehir merkezinin 9 km. güneyinde bulunan taverna adanın en popüler mekanlarından birisidir. Çok özel lezzetleri ile yaz-kış misafirlerini ağırlamakta. Özellikle yaz aylarında kesinlikle önceden rezervasyon yapılması gerekmektedir.
NOSTALGİA
Komi plaji tel:+30 22710 70070
Altın sarısı kumlarıyla Sakız Adası’nın en meşhur plajlarından biri olan Komi’de hizmet vermektedir. Taze balık ve deniz ürünlerinin yanı sıra mezeleriylede misafirlerinin beğenisini kazanmıştır. Ayrıca hemen Tavernanın önündeki plajda müşterileri için ücretsiz olarak şezlong ve şemsiye hizmetide sağlamaktadır.
PORTO EMBORİOS
Emborios +30 22710 70025
Volkanik plaj Mavra Volia’ya çok yakın bir mesafede bulunmaktadır. Plajın popülerliği sayesinde hareket hiç eksik olmamakta.
Bu sayfamız siz misafirlerimize Sakız Adası’nın gece hayatı hakkında bilgiler vermek amacıyla hazırlanmıştır.
Tabak kırılan tavernalardan en popüler barlara kadar geniş bir gece rehberi.
Sakız Adası alış-veriş rehberi. Adanın bir çok yerel ürününü bulabileceğiniz mağazalar.